Tamamlayıcı Tedaviler

NÖRALTERAPİ

Nöralterapi

Nöralterapi lokal anestezik maddeler kullanılarak yapılan regülasyon yani düzenleme tedavisidir.

Tüm vücudumuzda 500.000 km lik bir sinir ağı bulunmaktadır. Bu sinir ağı tüm vücutta organlar ve sistemler arası iletimi sağlamaktadır. Dokular arası bu iletimde bir sorun oluştuğunda yada hasarlı dokudan çıkan sinyaller diğer organlarda bozulmalara yol açtığında hastalıklar meydana gelmektedir. Bu bozulmaları yerinde tedavi etmek için nöralterapi çoğu zaman doğru tedavi şeklidir.
Uygulanan lokal anestezik madde sayesinde hasta hücrenin düşmüş olan dinlenme potansiyeli enjeksiyonlarla düzeltilmekte ve hücre bazında iyileşme sağlanmaktadır. Nöralterapi vücudumuzda çok geniş bir elektriksel ağ yapısında olan vejetatif (otonom) sinir sisteminin uyarılmasını ve regülasyonunu sağlar. Nöralterapide özellikli yerlere uygulanan lokal anestezik enjeksiyonu ile vücutta 3 tane dolaşım düzenlenler; Kan dolaşımı, lenf dolaşımı ve sinirsel ileti. Bir dokunun kan dolaşımı yani perfüzyonu artınca o doku beslenir; lenf dolaşım artınca doku metabolitlerinden arındırılır yani temizlenir ve sinir iletisi artan, düzenlenen doku ise daha düzenli çalışır. Dolasıyla, beslenen temizlenen ve düzenli komut alan dokunun kendini iyileştirme kapasitesi artar.
Anatomik bir eksiklik, genetik bir bozukluk tablosu nöralterapi endikasyonlarını oluşturmaz.
Almanya'da 1940 yılında bulunan ve Avrupa'da yaygın bir şekilde hekim uygulamasında olan bu tedavi yöntemi (Nöralterapi) bir tedavi yöntemi olmakla beraber aynı zamanda bir koruyucu hekimlik yöntemidir. Çünkü kanserden basit bir ağrıya, grip gibi viral bir hastalıktan alerjiye kadar tüm hastalıkların temel patolojisi aynıdır. Hasta olan tüm doku ya da bedenlerde perfüzyon, lenfatik drenaj ve innervasyon bozuktur. Nöralterapi bu sistemlerin regülasyonu ile hem hastalıklarla mücadelede hem de sağlıklı halin korunmasında (koruyucu hekimlikte) çok etkin kullanılan bir yöntemdir.
Kadın Doğum pratiğinde ise nöralterapi başta ağrı tedavisi olmak üzere pek çok konuda farklı düzenleyici etkileri sayesinde kullanılabilmektedir.
Özellikle kronik pelvik ağrı, adet sancısı ( dismenore), adet düzensizliği, kronik vajinal enfeksiyonlar, ameliyat sonrası ağrılar ve kesi yeri tedavisi, menstrüel migren ( adet dönemlerinde görülen migren ağrısı) gibi pek çok şikâyette aktif olarak kullanmaktayım ve hastalarımın memnuniyetini görmekteyim.
Kendi hastalarımda etkinliğini gösteren ulusal ve uluslararası makalelerim mevcuttur.

MEZOTERAPİ

MEZOTERAPİ

Mezoterapi, sorunlu bölgede derinin orta katına mikro iğneler aracılığıyla bazı ilaçların enjeksiyonu demektir. Mezoterapi de tedavi edici ilaçlar çok düşük dozlarda sorunlu bölgeye rahatlama sağlamak ve diğer tedavilerin etkisini arttırmak için kullanılabilir.

Özellikle ameliyat sonrası yara izlerinin tedavisinde hafif ağrılı bölgelerde rahatlama sağlamak amaçlı olarak ve yine özellikle vulvar bölgede gençleşme sağlamak amaçlı tarafımca kullanılmaktadır.

OZON TERAPİ

OZON TERAPİ

Oksijen iki, ozon ise üç oksijen atomundan oluşan bir kimyasal bileşiktir. Ozon (O3), iki atomlu normal atmosferik oksijenin (O2) yüksek enerji taşıyan şeklidir. Ozon tedavisi için kullanılan medikal ozon, bakteri ve mantar öldürücü beraberinde virüs çoğalmasını önleyici etkisi ile enfekte olmuş yaraların dezenfeksiyonunda, bakteri ve virüslerin sebep olduğu hastalıkların tedavisinde yaygın kullanılan bir destek tedavi yöntemidir.

Medikal ozon tedavisi ise birçok hastalıkların tedavisi yanında bağışıklık sistemini güçlendiren, hücrenin oksijenlenmesini arttıran, eritrositlerin esnekliğini arttırarak kan dolaşımını hızlandıran bir destek tedavi yöntemidir. Medikal ozon tedavisinin değişik uygulama yöntemleri vardır: Majör ozon tedavisi, Minör ozon tedavisi, Rektal ozon tedavisi, Lokal ozon uygulamaları, ozon serum uygulaması, vajinal ozon tedavisi ve kozmetik amaçlı uygulamalar vb.

Majör ozon tedavisinde yöntem açılan bir damar yolu ile uygulanırken, minör ozonda kendi kanınız ile ozon gazının kas içi uygulanması, rektal ozon ki kliniğini en çok gördüğümüz ve tedavilerimize kombine ettiğimiz uygulama şeklidir, makattan küçük bir kanülle ozon gazı tatbikidir ve lokal uygulamalar uygulama yerine göre değişir.

Ozon terapi özellikle tüm tedavi şekillerimde olduğu gibi nöralterapi ile kombine kullanılmaktadır. Nöralterapi ile düzenlenmiş sağlıklı beden uygulandığında en yüksek fayda görülmektedir. Majör ve minör uygulamanın yanına kişiye göre rektal ozon uygulaması eklenebilmektedir.

Özellikle tekrarlayan vajinal enfeksiyon , HPV, servisit şikayeti olan hastalara vajinal ozonu 1 aylık süre ile uyguladığımızda kalıcı sonuçlara ulaşabilmekteyiz.

MANUELTERAPİ

MANUELTERAPİ

Özel tekniklerin kullanıldığı ve el ile uygulanan tedavi yöntemlerinin genel adıdır. ilk tanımı Hipokrat tarafından yapılmıştır.

Uluslararası Manuel Terapi Federasyonu'nun (IFMANT) tanımına göre; “ Manuelterapi, teknikleri eklemlere ve/veya ilişkide bulunan yumuşak dokulara uygulanan ve el becerileri gerektiren pasif hareketlerdir.

Hasta değerlendirmesinde esas olan muayene esnasında kas eklem ve bağ dokuda özellikle bizim için pelvik ve sırt bölgesinde herhangi bir deformasyon yada bozukluk hissedildiğinde buna uygun teknikle gerekli pasif hareketler yapılarak bölge bütünlüğü sağlanarak lokomotor ( kas iskelet sistemi ) üzerindeki bozucu alanlar ortadan kaldırılır. Ardından mutlaka nöralterapi ile kombine edilir.

AKUPUNKTUR

AKUPUNKTUR

Geleneksel Çin Tıbbına (GÇT) göre akupunktur felsefesinin akupunktur noktaları, bu noktaların üzerinde olduğu varsayılan meridyenler ve bu yollarda dolaşa enerji (çi) vardır. Bu enerji yin ve yang olmak üzere ikiye ayrılır. Vücudumuzda 12 enerji meridyeni ve üzerlerinde toplam 365 nokta akupunktur noktası bulunur. Yin ve yang enerjisinin denge bozuklukları sonucu hastalıklar ortaya çıkar. İşte akupunktur meridyenlerinde dolaştığı varsayılan bu iki enerjinin özel ve tek kullanımlık kıl inceliğinde iğneler ile uyarılarak denge halinde olması hedeflenir. Akupunktur tedavisinin temel prensibinde enerji dengesini düzenlemek ve korumaktır.

Akupunktur tedavisini özellikle nöralterapiye ek olarak eklemekteyim.

Özellikle hormonal bozukluklarda , gebelik bulantı ( hiperemezis) kusma tedavisinde, adet öncesi görülen sendromda ( PMS), menstrüel migren ve kanama bozukluklarında kulak akupunkturunu kombine şekilde kullanmaktayım.

MAPS

MAPS

Geleneksel klasik vücut akupunkturu, son yıllarda Akupunkturun özel bir formu olarak adlandırılan bir dizi sistem ile tamamlanmaktadır. Mikrosistem, tüm vücudun daha küçük bir alanda yani bir mikrosistemde projeksiyonunu göstermektedir. MAPS yani mikrosistem akupunkturu, akupunkturu ve felsefesini çok iyi bilen, mikrosistem alanlarını çok iyi tanıyan hekimler tarafından kullanılan bir regülayon tedavi yöntemidir. MAPS alanlarını kuru iğne ya da enjeksiyon yöntemi ile kullanabiliriz.

Özellikle kadın doğum pratiğinde hormonal disfonksiyonlarda tamamlayıcı olarak gerekli hastalara tedavinin bir parçası olarak eklenmektedir.

LAZER AKUPUNKTUR TEDAVİSİ

LAZER AKUPUNKTUR TEDAVİSİ

Lazer akupunkturu, lazer ışının yardımı ile yüzeyde bulunan aktif akupunktur noktalarının uyarılması tedavidir. Akut ve kronik hemen hemen tüm hastalıklarda özellikle klasik akupunkturun sorumlu olduğu iletken deri noktalarına uygulama yapılır. Özellikle iğne korkusu olan hastalarda kullanılmaktadır. Lazer ile tedavi tümüyle ağrısız bir işlemdir. Vücudun doğal iyileşme süresini hızlandırmaktadır. Diğer tedavi şekillerine karşı direnç gösteren pek çok kronik hastalık, lazer tedavisine iyi cevap verebilmektedir.

MANYETİK ALAN TEDAVİSİ

MANYETİK ALAN TEDAVİSİ

Yer kabuğunun doğal bir manyetik alanı vardır. Aynı şekilde atmosfer tabakasının da insanlar üzerinde yarattığı bir alan vardır. Bu manyetik etkileşim hücre zarında madde alışverişini, atık maddeleri ve toksinlerin uzaklaştırılmasını, su, besin, oksijen, minerallerin alınmasını sağlayarak, yaşamsal fonksiyonların dengeli devamını sağlar. Ancak günümüzde hayatımızın her alanında bozucu manyetik alanlara maruz kalmaktayız ve bu hücre bazında yıkıcı etkilere sebep olmaktadır.

Manyetik alan tedavisi, tüm tedavilerin yanında ek tamamlayıcı teavi metodu olarak eklenmektedir ve uygulanan tedavilerin daha etkili olmasını sağlamaktadır. Tedavide oldukça geniş bir uygulama alanı olması, kolay uygulanabilirliği, doğal bir metot oluşu ve yan etkisi olmaması, magnetoterapiyi oldukça önemli kılmaktadır.

ŞELASYON ve DETOKS TEDAVİSİ

ŞELASYON ve DETOKS TEDAVİSİ

Şelasyon kelime anlamı olarak, metallerin bağlanarak atılması demektir. Şelasyon tedavisi, vücuttan ağır metallerin uzaklaştırılması yöntemidir. Şelasyon tedavisinde serum ve doğal ürünlerle tedavi yapılmaktadır. Özellikle myom, tekrarlayan yumurtalık kistleri, cevapsız anormal rahim kanamaları başta olmak üzere bu tedavi başta nöralterapi olmak üzere diğer tedavilere eklenmektedir.

Detoks içinde hasta değerlendirildikten sonra uygun serum tedavisi ve ortomoleküler ajanlar başlanarak hastanın beslenmesinin de düzenlenmesi ile 3 aylık bir tedavi programı başlatılır.

OKSİJEN TEDAVİSİ

OKSİJEN TEDAVİSİ

Günümüzde özellikle şehir hayatında yeter kadar oksijen kullanamamaya bağlı olarak pek çok sorun ortaya çıkmaktadır. Kronik yorgunluk, alerjiler, enerji düşüklüğü, baş ağrıları bunlardan bir kaçıdır. Kişinin ihtiyacına bağlı olarak uygulanan diğer tedavilere oksijen tedavilerinin yanına eklemekteyiz.

KİNEZYOLOJİ

KİNEZYOLOJİ

Kineziyoloji kas testi demektir ve uygulamalı kineziyoloji bir tanı ve aynı zamanda tedavi metodudur. Asıl amaç bedenin kendi enerjisini kullanarak bedensel ve ruhsal dengeyi sağlamaktır. Beden bütünlüğü içerisinde kaslara özel teknikler ile soru sorma yöntemidir. Vücudun gerekli ihtiyaçları, uygun tedavi seçenekleri bu şekilde hasta üzerinden en doğru şekilde öğrenilebilmektedir.

AROMATERAPİ

AROMATERAPİ

Aromaterapi antik çağlardan beri kozmetik ve tedavi edici amaçlı olarak kullanılmaktadır. Günümüzde yeniden popüler hale gelen bu tedavi metodu özellikle diğer metotlarla kullanıldığında tedavi süresini kısaltıp etkinliğini arttırmaktadır. Özellikle HPA aksını düzenlemek için mutlaka hastalara verilmekte hormonal bozukluk tedavilerinin vazgeçilmez bir parçasıdır. Vücuttan enflamasyonu uzaklaştırmak ve toksin tedavimizin de bir parçasını oluşturmaktadır.

KENDİ KANI İLE TEDAVİ

KENDİ KANI İLE TEDAVİ

Kendi kanıyla tedavi, bireyin kendi damarından alınan kanın tekrar kendisine verilmesine dayanır. Bazı durumlarda alınan kan işleme tabi tutulduktan sonra hastaya enjekte edilebildiği gibi başka maddelerle karıştırılarak ta uygulanabilir. (nöralterapi mantığına uygun olarak)

Kendi Kanı ile Tedavinin Kadın Doğumda Kullanım Alanları:
Akut ve kronik enfeksiyonlar ( tekrarlayan vajinit, servisit, PID)
Tekrarlayan gebelik kaybı
İmmun sistem yetmezlikleri
Alerji kaynaklı hastalıklar
Cilt rahatsızlıklarda özelliklede egzama gibi rahatsızlıklar
Dolaşım bozuklu olan hastalıklar

PRP - CGF UYGULAMALARI

PRP - CGF UYGULAMALARI

Bu uygulama metodunda kişinin kendi kanı bir takım işlemlerden geçtikten sonra kök hücre ve büyüme faktörlerinden zengin kısım gerekli bölgeye enjekte edilmektedir.

Kadın Doğum pratiğinde ameliyat izlerinin ve vajinal bölge gençleştirmesi gibi kozmetik alanlar dışında, kanama bozukluğu ve tekrarlayan gebelik kaybı gibi rahim iç duvar bozukluğu olan hastalarda güvenle diğer tedavi metotları ile birlikte kullanılabilmektedir.